Genel
Sorular ve cevaplar
Tescilli kafein kompleksi, eser element çinko ve niasin ile birlikte kafeinden elde edilen aktif bir içerik formülüdür.
Alpecin'in etkinliği her zaman düzenli uygulamaya ve saç derisinin bireysel yapısına bağlıdır. Alpecin hormonlardan bağımsız çalışır ve bu nedenle istenmeyen yan etkileri yoktur.
Alpecin ürünlerine eczanelerden, yetkili satış sitesi guzellikburada.com’dan ve bazı online satış sitelerinden ulaşabilirsiniz. Daha fazla bilgi için lütfen Satış Noktaları’na bakın.
Kahveyi ağızdan aldığınız için, daha sonra organizma tarafından emilmek üzere önce gastrointestinal organlardan geçecektir. Daha sonra tüm vücuda dağılır ve sadece küçük bir miktarı saç derisine ulaşabilir. Sonuç olarak, lokal ve doğrudan bir kafein kaynağı anlamlı ve gereklidir. 50 fincan kahve tüketimi bile saça yeterli kafein sağlamaz.
Daha etkili bir bakım için, her iki ürünü de kullanmak mantıklıdır. Özellikle saçlarını her gün yıkamayı tercih etmeyen kişiler için Alpecin Kafein İçeren Saç Dökülmesi Karşıtı Losyon’un her gün kullanılması kesinlikle tavsiye edilmektedir.
Kahveden elde edilen kafein saç derisine veya saç köküne nüfuz edemez. Bunun olması için, aktif bileşenleri, etki gösterecekleri yere taşıyan özel bir taşıyıcı baz (galenik) gereklidir.
Bilim adamlarımız bu konu ile ilgili yıllar süren araştırmalardan sonra kafeini saç teli boyunca saçın içine taşımak için bir yöntem geliştirmeyi başardılar.
Şampuanlar geçmişte neredeyse sadece saç derisini ve saçı temizlemek için kullanılsa da, Dr. Wolff Research, şampuan formülü sayesinde kafeini saç teli boyunca saçın içine taşımak için bir yöntem geliştirmeyi başardı.
Kafeinin varlığı 24 saate kadar tespit edilebiliyor. Sonuç olarak, düzenli olarak kafeinli şampuan uygulaması saçı uyarır, böylece güçlü ve sağlıklı saç uzaması için uygun ortamı oluşturur.
Alternatif olarak, saçınızı yıkamadığınız günlerde Alpecin Kafein İçeren Saç Dökülmesine Karşı Losyon’u saç derisine masaj yaparak uygulayıp her 24 saatte bir kafein deposunu doldurmalısınız.
Alpecin ürünleri, kokusundan ve son derece erkeksi ambalajından anlaşılacağı üzere erkek saç derisinin gereksinimleri için özel olarak geliştirilmiştir. Bununla birlikte, kafein bazlı etken madde kompleksi kadınlarda da etkilidir, böylece ürünler hem erkekler hem de kadınlar tarafından kullanılabilir.
Eğer kalıtsal saç dökülmesine bir yatkınlığınız varsa, uygulama mümkün olduğu kadar erken, mesela ergenlikten hemen sonra başlamalıdır.
Alpecin Kafein Kompleksinin düzenli olarak uygulanması, uzun vadede de saç dökülmesini önlemeye yardımcı olmak için önemlidir.
Tedavi kesintiye uğrarsa, saç orijinal durumuna "geri döner" ve erken dökülür.
Kesin bir ayrım çizgisi yoktur. Kozmetik kepek genellikle tüm kafa derisinde görülür.
Kepek, yağlı saç derilerinde biraz daha büyüktür ve kuru saç derilerinde ise küçüktür.
Çok sınırlı cilt bölgelerinde kepek oluşursa, sedef hastalığınız olabilir. Saçlı deride kepek genellikle kulak çevresi ve ense gibi periferik kıl büyüme alanlarında kendini gösterir. Sıklıkla, dirsekler veya bacaklar gibi vücudun diğer bölgelerinde de kepek artışı meydana gelir.
Çok uzun zaman önce sebumun amacı, saçın ve cildin su geçirmesini engellemek ve insanları soğuktan korumaktı. İnsanlar artık kıyafet giydiğinden, bu işlev gereksiz hale geldi. Ayrıca ciltte doğal olarak oluşan mikrop ve mikroorganizmalar sebumu besin kaynağı olarak kullanır. Sebum üretiminin bozulmasıyla ortaya çıkan dengesizlik ciltte tahrişe, kaşıntıya ve keratinöz tabakanın oluşumunu hızlandırmaya yol açar. Sonuç kepektir. Daha sonra salgılanan sebum nedeniyle de, bu cilt hücreleri birbirine yapışarak büyük, görünür cilt pulları oluşturur.
Birçok erkek ergenlik çağında erken başlayan saç dökülmesini fark eder. Bu saç dökülmesi çoğunlukla dihidrotestosteron (DHT) hormonuna aşırı duyarlılıktan kaynaklanmaktadır. Saç derisindeki yatkın saç köklerini zayıflatır. Bu, saçın büyüme dönemini kısaltır ve yaşamlarını erken sonlandırır. Bu şekilde daha fazla saç kökü ölürse sonuç kellik olacaktır.
Saç dökülmesini hızlandırabilecek ek faktörler: fiziksel zorlanma, çevresel toksinler, psikosomatik problemler, stres ve vitamin eksiklikleridir.